Yüzlerce paramiliter güç var: İsrail, ABD ve müttefiklerini çatışmaya sürüklüyorlar

PeyamaKurd - Savaşın ortasında çok sayıda güç, çatışmaları kendi çıkarları için manipüle eden bir politika izliyor. İsrail, İran ve ABD'nin kendi yarattıkları “canavarlar”, onları ve bölgeyi bir savaşa sürüklüyor. İsrai...

Haberler 08.11.2023 - 00:05 Son Güncelleme : 26.04.2025 - 09:47

PeyamaKurd - Savaşın ortasında çok sayıda güç, çatışmaları kendi çıkarları için manipüle eden bir politika izliyor. İsrail, İran ve ABDnin kendi yarattıkları canavarlar, onları ve bölgeyi bir savaşa sürüklüyor. İsrail, herkesle aynı anda savaşamaz ve ABDnin savaşa olası bir müdahalesi kaçınılmaz duruma gelebilir gibi gözüküyor.

Suudi Arabistan merkezli Arab Newsde, İsrail-Hamas çatışmalarının geldiği noktanın arka planının ele alındığı bir analiz yayınladı.

Bölgede bulunan devlet dışı aktörler olan Hamas, Haşdi Şabi, Hizbullah ve Husiler gibi çok sayıda milis grubun asker sayılarının, İsrailin asker sayısı ve gücü ile kıyaslanan analizde, bu paramiliter güçlerin ortaya çıkışına ilişkin de iddialara yer verildi.

Analizde ayrıca; çok sayıda ülkenin, Orta Doğudaki çatışmaları kendi çıkarları için manipüle eden bir politika izlediğine dikkat çekildi.

İsrail, ABD ve müttefiklerini çatışmaya sürüklüyorlar

Gazzedeki savaşın gerilimi arttıkça, İran destekli paramiliter güçlerin ve bunların füze cephaneliklerinin bölge çapında yarattığı tehdit artık soyut olmaktan çıkıyor.

Yüz binlerce radikalleşmiş paramiliter güç, görünüşte İsraili, ABDyi, müttefiklerini ve bir bütün olarak bölgeyi bir çatışmaya sürüklüyor.

Bu güçler, Suriye-Lübnan-İsrail sınırında toplanıyor. Burada füze saldırıları, çatışmalar ve hava saldırıları ise kaçınılmaz olarak tırmanıyor.

İsrailli askeri yetkililer uzun zamandır bu gruplarla kararlı bir çatışmanın eninde sonunda gerekli olacağını zaten savunuyordu.

Milis yapılanmaların vereceği patlak bölgeyi tamamen ateşler

Hizbullahın 100,000 savaşçı ve 150,000 rokete sahip olmakla övündüğü düşünüldüğünde, İsrailin kuzey sınırında patlak verecek bir parlama katlanarak daha büyük bir çatışmayı beraberinde getirecektir.

Iraktaki, İran yanlısı Şii Haşdi Şabi milis sayısı 240,000i aşarken, Suriye ve Yemende de bu örgüte bağlı büyük güçler bulunmakta. Bir de İran Devrim Muhafızlarının 190.000 savaşçısı var. Ki bunların çoğu zaten bölgenin dört bir yanında konuşlu halde.

Bütün bu sayılar, 170,000 aktif İsrail askeri personeli ile karşılaştırıldığında durum daha net ortaya çıkıyor.

Halihazırda yedeklerle birlikte 300,000 İsrail askerinin Gazze yakınlarında görev yaptığı belirtiliyor. Bu durum çok cepheli bir savaşın, özellikle de Batı Şerianın kargaşa içinde olduğu bir ortamda, neden İsrailin kbus senaryosu olduğunu göstermektedir.

ABDnin müdahalesi kaçınılmaz hale gelebilir

İranlı vekiller devreye girdiğinde ABD müdahalesi kaçınılmaz hale gelebilir. Zira; İsrail herkesle aynı anda savaşamaz.

Beyaz Saray sözcüsü John Kirby; Kimse İran ile bir çatışma peşinde değil demişti. Savunma Bakanı Lloyd Austin ise, ABD, daha fazla düşmanlığa girme niyeti ya da arzusu değil sözlerini dile getirmişti.

Ancak saldırılar devam ettikçe, ABD istemeyerek de olsa, tırmanan bir kısasa kısasın içine çekilebilir.

İsrailin, iki devletli çözüme yanaşmaması, Filistinli ılımlı ve entelektüel kesimi yok etti ve silahlı milis grupları ortaya çıkardı.

Diğer yandan Tahran, yetiştirdiği ulus ötesi orduları kontrol etmekte zorlanıyor. Hizbullahın Körfeze saldırı tehdidinde bulunması, Husilerin, Mısır ve Suudi hava sahası üzerinde insansız hava araçları uçurması ve Iraklı militanların Ürdün sınırı boyunca petrol sevkiyatını engellemesi, çatışmanın bölgeselleşmesine yönelik fırtınaları körüklüyor.

İran, hem ılımlı hem savaş tehdidi ile hareket ediyor

Tahrandan gelen açıklamalar gerilimi azaltma çağrısı yaparken provokasyondan da geri durmuyor.

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Hizbullah gibi paramiliter güçlerin parmaklarının tetikte olduğunu söyleyerek bir sonraki hamlelerinin tanık olduklarınızdan çok daha güçlü ve derin olacağını belirtti.

çok sayıda güç, Orta Doğudaki çatışmaları kendi çıkarları için manipüle eden bir politika izliyor.

Örnek olarak Rusya, Batının geniş çaplı bir çatışmanın içine çekilmesi halinde Ukraynanın tamamen unutulacağını umarak yangına körükle gidiyor.

Büyük olasılıkla ne İsrail, ne Amerika ne de İran, çatışmanın büyümesini istemiyor.

Ancak tüm bu taraflar, kendilerinin ve vekil lejyonlarının körüklediği süreci yaşamaya mahkm gibi görünüyor.

Ana Sayfaya Git