"ABD Orta Doğu'da sessizce yeni bir krize mi giriyor?"

ABD Orta Doğu'da sessizce yeni bir krize mi giriyor?

PeyamaKurd - İran ile müzakereler, Husi güçlerine operasyonlar, İsrail ve bölgedeki ABD varlığı… ABD, Orta Doğu'da sessizce bir krize mi sürükleniyor?

İngiltere'nin önde gelen yayın organlarından The Telegraph'da, Trump'ın “savaşları bitirme” taahhüdüne rağmen, ABD'nin son dönemdeki Ortadoğu'daki politikalarının nasıl bir noktaya doğru ilerlediğine dair değerlendirmelerin yapıldığı bir analiz yayınlandı.

Trump'ın “sonu gelmeyen savaşları” bitirmeyi vaadi ile Beyaz Saray'a dönmesine rağmen ABD'yi Ortadoğu'da sonu gelmeyen yeni bir krize doğru sürüklediği iddia edilen analizde, ABD'nin Yemen'de bulunan Husi güçlerine karşı yürüttüğü saldırıların yeni bir savaşa doğru evrildiği tespiti yapıldı.

Analizde ayrıca; ABD'nin İran ile yürüttüğü müzakerelerin olası sonuçlarının bölgeye etkilerine dair değerlendirmelere de yer verildi.

**

“Turmp’ın seçim dönemi politikaları”

ABD Başkan Donald Trump seçim propaganda dönemi boyunca, Amerika'nın Orta Doğu'daki askeri müdahalesini “şimdiye kadar verilmiş en kötü karar” olarak tanımlamış ve göreve gelirken “bu bitmek bilmeyen savaşlara son verme” sözü vermişti.

ABD, Trump'ın bu hedefini takip ederek Suriye'deki askerlerini büyük ölçüde geri çekmeye başladı ve çatışmaları sona erdirecek bir anlaşma olsun ya da olmasın Ukrayna'daki savaşa müdahil olmaktan “vazgeçmekle” ilgili bir irada ortaya koymaya çalışıyor. Ancak aynı zamanda yönetim, ABD güçlerini sessizce Orta Doğu'da ucu açık bir başka çatışmanın içine soktu ki bu çatışma tam da Trump'ın kaçınmaya söz verdiği türden yıpratıcı, dikkat dağıtıcı bir bataklığa dönüşme riski taşıyor.

“ABD, Husilere karşı hava saldırısını sürdürüyor”

ABD, mart ayından bu yana, Yemen'in büyük bölümünü kontrol eden ve 2023'te Gazze'deki savaşın başlamasından bu yana Kızıldeniz'deki ticari gemilere ve askeri gemilere saldırılar yapan Husilere karşı “Rough Rider Operasyonu” olarak bilinen bir hava saldırısı kampanyası yürütüyor.

Biden yönetiminin yanı sıra İsrail ordusu da Husilere karşı bir dizi saldırı gerçekleştirdi ancak Trump kontrolündeki ABD'nin devam eden saldırıları çok daha kapsamlı görünüyor.

Institute for the Study of War ve American Enterprise Institute tarafından toplanan açık kaynaklı verilere göre şu ana kadar en az 250 hava saldırısı rapor edildi.

“ABD, Husiler ile neden savaşıyor?”

Bazı raporlara göre, aralarında üst düzey komutanların da bulunduğu 500'den fazla Husi savaşçısı bu saldırılarda öldü. Ancak grup kayıpları konusunda ağzını sıkı tutma eğiliminde ve gücünü kaybetmemiş gibi görünüyor.

Zira geçmişteki örneklere bakıldığında, süper güçlerin hava gücüyle isyancı grupları yenilgiye uğratma sicili pek de iç açıcı değil.

Bu nedenle bazı askeri uzmanlara göre ABD'li yetkililer asıl amacı Husileri yok etmek değil. Amaç, bu grubun İsrail'in Gazze'deki savaşına tepki olarak başlattıkları İsrail karşıtı saldırılarını durdurmak. Nitekim Trump bombardımanın durması için, Husilerin bu saldırılara “no mas” demeleri gerektiğini belirtti.

ABD yeni bir Orta Doğu savaşının eşiğinde mi?

Bir aydan biraz daha uzun bir süredir devam eden savaşın bataklık olduğunu söylemek için henüz çok erken olabilir. Ancak çatışmaya ayrılan kaynaklar kayda değer boyutlara ulaştı ve sonu görünmüyor.

Pentagon halihazırda bölgede bulunan bir uçak gemisine katılmak üzere ikinci bir uçak gemisi grubunu bölgeye gönderdi. Ayrıca en az iki Patriot füze bataryasının yanı sıra ABD cephaneliğindeki en gelişmiş sistemlerden biri olan THAAD füze savunma sistemini de Asya'dan Orta Doğu'ya taşıdı. 

New York Times, harekatın sadece ilk üç haftasında ABD'nin 200 milyon dolar değerinde mühimmat kullandığını ve askeri yetkililerin, Çin'in Tayvan'a saldırması durumunda donanmanın ihtiyaç duyacağı stoklar üzerindeki etkisinden endişe duyduğunu bildirdi. 

ABD'nin Çin ile olası bir çatışmaya hazırlanmak için odağını Orta Doğu'dan kaydırması gerektiğini savunan Başkan Yardımcısı JD Vance de dahil olmak üzere Trump yönetimindeki pek çok kişinin umduğunun aksine, ABD kaynaklarını Asya'dan Orta Doğu'ya kaydırıyor.

Sonuç?

Çoğu analist ve yetkili, bu büyük saldırı kampanyasına rağmen, aksi bir durumda Amerikan askerlerinin Yemen'de bir kara harekatına katılmasının pek olası olmadığını belirtiyor.

Ancak İsrail'e destek olmak için, olası bir kara harekatına daha sınırlı bir destek bile, ABD'nin Ortadoğu'da bir krize girmesi anlamına gelecektir. Bununla birlikte, saldırılar sadece Husilerle ilgili değil. Aynı zamanda grubun ana hamisi İran'a yönelik bir güç gösterisi olarak da görülüyor.

ABD yönetimi şu anda İran'ın nükleer programına ilişkin yeni bir müzakere turuna kilitlenmiş durumda ve Trump bu görüşmelerin başarısız olması halinde İranlılara karşı, muhtemelen İsrail'in öncülüğünde bir askeri harekatı göz ardı etmiyor.

Bu iki başlık, Trump'ın Ortadoğu'da savaştan uzak durma vaadinin bir kez daha askıya alınması anlamına gelecek gibi görünüyor.

Bu Haber 429 defa okunmuştur.