İlham Ahmed: Şam ile anlaşma var ancak...

Yayınlanma Tarihi :
İlham Ahmed: Şam ile anlaşma var ancak...

PeyamaKurd - Rojava Dış İlişkiler Dairesi Eş Başkanı İlham Ahmed, Duhok'ta düzenlenen 6. Ortadoğu Barış ve Güvenlik (MEPS) 2025 Forumu'nda yaptığı konuşmayla Suriye'deki mevcut duruma dair konuştu. 

Ahmed, Şam yönetimi ile yürütülen müzakerelerin hassas doğasına, yeni bir Suriye inşası için toplumsal uzlaşının gerekliliğine ve kalıcı bir barış için atılması gereken somut adımlara dikkat çekti.

Konuşmasının merkezinde, Şam ile varılan son anlaşmanın ardından sürecin yavaşlaması ve bunun sorumluluğunun Özerk Yönetim'e atılmasına yönelik eleştiriler yer aldı.

Şam ile müzakerelerde kritik eşik

İlham Ahmed, yaklaşık bir ay önce Şam yönetimi ile kritik bir anlaşmaya varıldığını kamuoyuyla paylaştı.

Bu anlaşmanın, Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ve iç güvenlik güçlerinin (Asayiş) katılımını içerdiğini belirtti. Ancak bu önemli adıma rağmen, müzakere sürecinin istenen hızda ilerlemediğini ve yer yer kopukluklar yaşandığını vurguladı.

Ahmed, özetle: “Yaklaşık bir ay önce bir anlaşmaya varıldı. Demokratik Suriye Güçleri’yle asayiş güçlerinin katılımı konusunda bir anlaşmaya varıldı. Fakat bunun ardından görüşmelerin devamı noktasında aksamalar oldu yer yer kopukluklar oluyor" dedi. 

Ayrıca ekledi, gecikmenin kaynağı olarak net bir şekilde Şam yönetimini işaret etti: “Bu alanda adımlar ağır atılıyor. Bu da Şam’dan kaynaklanıyor, bizden kaynaklanmıyor.”

Kalıcı barışın yol haritası: Yeni anayasa ve kapsayıcılık

Suriye'nin artık savaş ve çatışmadan yorulduğunu, ihtiyacının kalıcı ve adil bir barış olduğunu söyleyen Ahmed, bu barışın temelini oluşturacak yol haritasını da çizdi. Bu haritanın merkezinde, tüm Suriyeli bileşenlerin haklarını güvence altına alan yeni ve kapsayıcı bir anayasa yer alıyor. Ahmed, "Suriye'nin barışa, kalıcı bir barışa ihtiyacı var ki bu barışın da bütün hakların korunduğu bir anayasaya dayanması gerekiyor. Bütün halklar, azınlıklar, taraflar, kadınlar haklarını koruyabilmeli bu anayasa içinde" diyerek anayasal güvencenin altını çizdi.

"Suriye hepimizindir, görüşünün üzerinde uzlaşılması, ortaklaşılması gerekir" diyen Ahmed, "Şu an tek başına kimse yeni Suriye’yi inşa edemez. Herkesin buna katılması gerekir” dedi.