Mehmet Kaya yazdı: Yeni inisiyatif, eski uygulama!

Mehmet Kaya yazdı: Yeni inisiyatif, eski uygulama!

Demokratik Birlik ne vaat ediyor, ne tekrar ediyor?

Diyarbakır’da ilan edilen Demokratik Birlik İnisiyatifi, anadil, kadın özgürlüğü, ekolojik yaşam ve eşit temsil gibi ilkelerle kapsamlı bir siyasal vizyon ortaya koyuyor. Halkların, inançların ve kimliklerin ortak mücadelesine vurgu yapan bildirge, kağıt üzerinde oldukça güçlü görünüyor.

Ancak Kürt siyasetinde daha önce de sıkça tanık olunan “yeni ad, eski yöntem” pratiği, bu kez de ciddi bir sorgulamayı gündeme getiriyor: Bu ilkeler gerçekten hayata geçecek mi, yoksa yine bir belgeden ibaret mi kalacak?

Toplumun bugünkü temel talebi, artık yeni belgeler değil; sahici, katılımcı ve güven uyandıran bir siyasal değişimdir.

Aynı aktörlerle gerçek bir değişim mümkün mü?

Değişim iddiasıyla ortaya çıkan bir inisiyatifin arkasında yine yıllardır sahnede olan yapıların ve tanıdık aktörlerin yer alması, bu iddianın inandırıcılığını baştan zedeliyor. Temsil mekanizmalarının sürekli aynı kişilerce kontrol edilmesi, özellikle genç kuşaklarda ciddi bir samimiyet krizine neden oluyor. Oysa gerçek bir değişim, yalnızca yeni söylemlerle değil; yeni yüzlerle, yenilenmiş bir siyaset anlayışı ve ahlâkıyla mümkün olabilir. Aksi takdirde değişim, sadece döngüsel bir tekrarın adı olur.

Toplantıya katılan isimler dikkatle incelendiğinde, önceki inisiyatiflerin bir devamı ya da artıklarından ibaret bir yapı izlenimi ediniliyor. Bu durum, eleştirileri haklı kılıyor. Görünen o ki, sadece belirli bir siyasal çevrenin içinde yer alan bazı gruplar, kişisel ve grupsal çıkarlarını korumak adına “birlik” söylemini araçsallaştırıyor. Oysa çeşitli Kürt siyasi anlayışların, toplumsal çevrelerin, inanç gruplarının ve farklı kesimlerin yer almadığı bir çalışmadan gerçek anlamda kapsayıcı ve kalıcı bir birlik doğması oldukça tartışmalıdır.

Söylem güçlü, uygulama zayıf

Anadilde eğitim, kadın öncülüğü, çoğulculuk… Bildirgede yer alan başlıkların her biri önemlidir. Ancak bu kavramlar yıllardır tekrar edilmekte; ne içeriksel olarak yenilenmekte ne de gerçek politikalara dönüşmektedir.

Örneğin, “çoğulculuk” deniyor ama çoğulculuğu yansıtacak gerçek bir tablo ortaya konulmuyor şekilsel temsil düzeyinde kalıyor .Kadın öncülüğü savunuluyor ama çoğu zaman kadınlar sadece vitrine yerleştiriliyor, asıl kararlar dar erkek çevrelerde alınıyor.

Oysa gerçek temsiliyet, katılım ve yetki paylaşımıyla mümkündür. Siyasetin inandırıcılığı artık söylemde değil, pratikte aranıyor.

Strateji olmadan birlik çağrısı eksik kalır

Birlik çağrısı kıymetlidir; ama ancak stratejik bir çerçeveyle anlam kazanır. Bu birlik:

•          Hangi ilkeler temelinde yükselecek?

•          Kimleri, nasıl dahil edecek?

•          Hangi hedeflere, ne zaman ulaşmayı planlıyor?

Bu sorular yanıtsız kaldığında, geçmişte olduğu gibi bu girişimin de kısa sürede etkisizleşme riski büyüktür. Stratejik derinlik olmadan birlik, bir temenni olmaktan öteye geçemez.

 Temsil krizi ve siyasal ahlak sorun

Bugün Kürt siyasetinde en çok sorgulanan alan, temsilin biçimi ve ahlaki niteliğidir. Toplum artık sahada çalışan, halkla bağ kuran, eleştiriye açık, hesap verebilir siyasal kadrolar görmek istiyor.

Eleştiri bastırıldığında, farklı sesler dışlandığında temsil, kurumsal değil kişisel bir iktidar alanına dönüşür. Oysa demokratik siyaset, halkla kurulan yatay ilişkiyle, katılıma açık yapılarla mümkündür. İlke savunmak değil, o ilkeyi kimlerin, nasıl hayata geçirdiği belirleyicidir.

Gerçek değişimin üç temel koşulu

Demokratik birlik ancak şu zeminlerde kalıcı hale gelir:

•          Kadınlar ve gençler, karar süreçlerinin simgesel değil gerçek bileşeni haline getirilmelidir. Temsiliyet değil, yetki paylaşımı esastır.

•          Eleştiri, sorgulama ve iç tartışma bastırılmamalı; örgütlü yapıların ayrılmaz parçası haline getirilmelidir.

•          Yeni siyasal aktörler, eski yapıları tekrar etmeyen yeni örgütlenme biçimleriyle sürece dahil edilmelidir.

Eski yapıların sadece isim değiştirerek yeniden dolaşıma girmesi, toplumsal güveni yeniden sarsar.

Özcesi yazmak değil, yaşamak belirleyici

Demokratik Birlik İnisiyatifi bildirgesi, ilkeler düzeyinde güçlü bir yönelimi temsil ediyor olabilir. Ancak Kürt siyasetinin asıl sınavı, belgelerde değil pratikte verilmektedir. Gerçek değişim; yeni kadrolarla, katılımcı yapılarla, güven veren bir temsil anlayışıyla mümkündür.

Bugün ihtiyaç duyulan şey yeni belgeler değil; yaşanan, görünen, hissedilen bir siyasal dönüşümdür.

Ve artık toplumun cevabını görmek istediği soru şudur:

“Yine mi aynı şey olacak, yoksa bu kez gerçekten değişecek mi?”


Mehmet Kaya

Bu Haber 189 defa okunmuştur.